Tarzınızı Yansıtın, Fikirler Alın, Netmoda.com’a bir uğrayın!

Merhaba sevgili takipçilerim, size yine modanın kalbinden sesleniyorum. Biliyorsunuz; teknoloji çağındayız ve geri kalan her şey gibi moda da artık bize bir bilgisayar ekranı kadar yakın. Ben de çok fazla moda araştırması yapıyorum ve Netmoda.com diye bir site keşfettim en son. Moda konusunda fikir almak, binlerce ürün arasından seçerek kombin yapmak ve üyeler ile iletişim halinde olmak mümkün bu site sayesinde. Tarzınızı yansıtabileceğiniz kombinler yapmak, beğendiğiniz ürünlerin fiyatlarını öğrenmek ve internet alışverişini biraz daha eğlenceli kılmak artık tek tık uzaklığınızda.
Netmoda.com’dan Kombin Fikirleri
Evet moda severler, hepimiz isteriz ki; kendi çizgimizi ortaya koyalım ve herkes bizi görsün, öyle değil mi? Bazen de farklı stillere bakarak ilham alırız. Netmoda.com’da podyum bölümünde her tarz ve her ortam için kombin fikirleri bulunuyor. Sabah uyanıyorsunuz, “Bugün ne giysem?” diye düşünüyorsunuz; hemen ‘günlük’ bölümünden günlük kombin fikirleri alabilirsiniz. Ya da gece dışarı çıkacaksınız arkadaşlarınızla diyelim, hiç düşünmenize gerek yok, hemen ‘gece’ bölümünden sizin gibi bir çok moda severin yaptığı kombinlerden ilham alabilirsiniz. Tabi ki hepimizin yakından takip ettiği ünlülerin stilleri de burada!

Kombin Yapmak Çok Kolay!
Sitenin kombin yap kısmına tıklayarak, beğendiğiniz ürünleri bir şablona sürüklemeniz yeterli! Sonra renklerle, desenlerle, yazılarla ve ünlü isimlerle kombininizi süsleyebilirsiniz de. Seçin, arayın, birleştirin ve tarzınızı konuşturun. Sonra da sadece sitedeki herkesle değil, Facebook ve Twitter gibi sıkça kullanılan sosyal paylaşım sitelerinde de paylaşabilirsiniz. Arkadaşlarınıza, tanımadığınız kişilere, kısacası herkese içinizdeki modacıyı gösterin! Mango, Zara, Bershka, Beymen gibi markalar ve dünyaca ünlü moda tasarımcılarının ürünleri bir arada.
Sorular Sorun, Fikirler Paylaşın!
“Ne Giysem?” diye düşünüyoruz hepimiz, hemen hemen her ortam için. Çünkü biz bayanlar girdiğimiz her ortamda, diğer insanları büyülemek ve öne çıkmak isteriz. Netmoda.com’da en çok hoşuma giden özelliklerden biri de diğer kullanıcılar ile fikir alışverişi yapabilmeniz. “Bu elbiseyi aldım nasıl kombinleyebilirim?”, ya da “Sonbahar için bana bir bot önerebilir misiniz?” gibi sorular sorarak, hem farklı kişilerdeki farklı düşünceleri görebilirsiniz, hem de trendleri takip edebilirsiniz. Daha çok kişiyle iletişime geçtikçe, modayla ilgili daha çok bilgiler katacaksınız kendinize.
Yarışmalar ile Sürekli Aktif Olun!
Sanırım bu çok hoşunuza gidecek; kombin yapın ve hediye kazanın! Netmoda.com’da bir çok yarışma düzenleniyor ve bu yarışmalara katılarak hem eğleneceksiniz hem de hediye kazanma şansı yakalayacaksınız. Şu anda bir Forever New yarışması düzenleniyor mesela, Forever New imzalı ürünler ile kombin yaparak, yarışmanın kazananı siz olabilirsiniz!
Zevkle ve kolaylıkla kullanabileceğiniz, size çok şeyler katacak, sürekli modayla iç içe olmanızı sağlayacak, alışveriş yaparken size yardımcı olacak ve her gün yeni bir şey öğrenebileceğiniz bir websitesi. Kesinlikle bir göz atın derim, pişman olmayacaksınız!

Diğer yazılarımla, yeniden karşınızda olacağım! Şimdilik hoşça kalın ve kendinize çok çok iyi bakın kızlar! :)

Senden Önce Ben


Dergilerde reklamlarını çok sıkça gördüğüm kitabı aslında alalı uzun zaman oldu ama başka kitapları okurken bunu arkalara ittim, okuyamamıştım. Aslında ne kadar güzel bir kitapmış,nasıl bu kadar zaman elimin altında olup da okumadığım için kendime kızdım. Hiç bir şey için geç değildir deyip, okumayan varsa tavsiye ederim. Arka kapağında The Independent'in dediği gibi kitap elden ele dolaşmaya başladı bile:=)

Senden Önce Ben 

Birbirlerine aşktan başka verecek hiçbir şeyleri yoktu...

Yaşamın ince detayları Loudan sorulur. Otobüs durağıyla ev arasında kaç adım var? Çalıştığı kafeye gelip gidenler nasıl bir hayat yaşıyor? Parlak yeşil elbisenin altına ne renk külotlu çorap giyilir? Onda bu soruların hepsinin cevabı var. Kolayca mutlu olabildiği küçücük dünyasında bilmediği tek şey hayatın çok daha karmaşık soru ve cevaplarla dolu olduğu...

Geçirdiği motosiklet kazasıyla hayatı altüst olan Will uzun süredir karmaşık sorularla meşgul. Bu hayatta diğer insanları mutlu eden küçük şeyler ona biraz olsun keyif vermiyor. Çevresindeki tüm renkler birden griye dönmüş ve böyle bir umutsuzluk içindeyken yapabileceği tek şeyin hayatını sonlandırmak olduğunu düşünüyor.

Peki, asık suratlı, aksi ve geçimsiz Will, Lounun rengârenk yaşamıyla karşılaşırsa neler olur? 

Mucizelere inanmıyorsanız durup bir kez daha düşünün...

"Sakin Son Bölümleri Otobüste Giderken Okumayın. Ağlamamak için kendinizi tutmaya çalışırken bir enkaza dönüşebilirsiniz." 
Tracy Williams

"Bu kitabı okuyunca duygudan duyguya koşacağınız bir lunaparka girmiş gibi oluyorsunuz. Okurken dünyayı ve zamanı durdurmak isteyeceksiniz." 
Dooster

"Arkadaşların elden ele dolaştıracağı bir roman olacak. Moyes karizmatik, gerçekçi ve çarpıcı karakterler yaratmayı çok iyi biliyor." 
The Independent

"Sizi bu kadar içine çekecek başka bir kitap bulmanız çok zor. Yıllardır okuduğum en güzel kitap." 
Gill B. 

"Bu hikâyeyi kitap bittikten çok uzun bir süre sonra bile hatırlayacak, her daim yanınızda taşımak isteyeceksiniz." 
Romantic Book Lover

Sayfa Sayısı: 480

***Arka kapak D&R'dan alıntıdır.***

Dikilecekler listesi

Kışı seviyorum, çocuklar okula gittiklerinden erkenden yatıyorlar. Böylece bana daha çok vakit kalıyor. Bol bol dikiş dikiyorum, kitap okuyorum, televizyon seyrediyorum. Velhasıl kışı seviyorum...
Bu kış için şimdilik kendime bir dikilecekler kolajı hazırladım. Dikiş atölyemdeki panoma iğneleyeceğim ki  yapmayı unutmayayım. Kumaşların bir kısmını aldım, bir kısmını diktikçe alacağım. Bugünden itibaren 4 gün Çeşme-Alaçatı'da olacağımdan dönüşte dikiş programıma başlayacağım. Dikilecekler listeme bir göz atarsak:
1-Japon stil elbisesi modelini kullanacağım. Kumaşım siyah üzerine mor çiçekli taşlanmış ipekten olacak.
2-Bu sene de favori olmaya devam eden Kimonolardan bir tane dikeceğim. Kumaşını daha almadım. içine de mini bir elbise dikmek istiyorum.
3-Anvelop bluzun kolsuzundan çok diktim, bir de uzun kollu dikeyim dedim:=) Kumaş belli değil.
4-Smokin elbiselere bayılıyorum. Kumaşım siyah saten.
5-Kaz ayağı bu sene revaçta, kalem etek olarak dikeceğim, kumaşım hazır.
6-7- Bir kırmızı bir de siyah kalem etek olsun gardrobumda dedim. İkisinin de kumaşları hazır.
8-Zara'da yer alan bu önü kısa arkası uzun fırfırlı lale etekleri sevdim. Eteğin fırfırlarında sert durmayacak kumaş bakıyorum.

Kolları egzantrik bluz

Yazın çok bluz diktim aynı hızda devam ediyorum. Bu sefer havanın soğumasıyla orantılı olarak kollar da uzadı. 
Kolları değişik olan bu şifon bluzun kalıbı Burda dergisinin 2011 yılının Eylül ayına ait. Kollar 3 parçadan oluşuyor ve kol ağzı yanlarda, boyundan büzgülü bir bluz. 
Bu arada saçlarımın rengi denizden, güneşten çok açılmıştı. 1-2 ton boyatayım dedim böyle oldu! Bu kadar koyulsun istememiştim ama neyse artık, yıkandıkça rengini atacağını umarak sesimi çıkarmıyorum....

Shemellon'dan yeni header


Her gün blogları gezerim, kim ne yazmış, kimler yeni katılmış diye. Bu gezilerim sırasında tanıdım Gonca hanımı. Kendisi hayvansever bir grafiker, blogunun adı Shemellon. Kediciklerin karnını doyurmak için bloglara header yapıyor. Hem kediciklerin karnı doysun, hem de bloguma yeni bir görüntü katmak adına Shemellon'un kapısını çaldım. Mailleştik ve ortaya yukarıdaki header çıktı, ben çok beğendim:=) Ellerine sağlık canım. Siz de blogunuza yeni bir görünüm kazandırmak ve bu arada da kediciklerin karnını doyurmak isterseniz buraya tıklayın...

Beyaz benekli mavi bluz


Burda dergisinin Ağustos 2013 sayısında yer alan bluzu diktiğimi bu yazımdan biliyordunuz ve bu yazımda da manşetin nasıl dikildiğini anlatmıştım. Beklenen gün geldi ve sonunda bitirip giydim ve işyerimin terasındaki o gri duvarda fotoğraf çektirdim. Duvarı boyamaya, renklerdirmeye izin vermeyince bende PhotoScape'de birşeyler yaptım:=)

Küçük dokunuşlar

Geçen sene diktiğim, omuzdan dökülen şelale adını verdiğim elbiseyi bu yazın kuzenimin nikahında giydim. Aslında bu elbiseyi daha önce burada yayınlamıştım. Neden mi bir daha yayınlıyorum? 
Küçük dokunuşlar ile ortaya çıkan çarpıcı etkiyi siz de görün istedim...

Yağmur Sonrası

Tatilde okuduğum Mart Menekşeleri'nin yazarı Sarah Jıo'nun ikinci kitabı olan Yağmur Sonrası'nı da severek okudum. Bu sefer aşk II.Dünya Savaşının ortasında Bora Bora adasında geçen bir aşk hikayesi... 
Kitap severlere tavsiyem alın okuyun, çok güzel akıcı bir kitap 6 saate okuyup bitirdim..


II. Dünya Savaşının tam ortasında yaşanan yasak aşk ve işlenen korkunç bir cinayet...

Umut tükenmiş gibi görünse de ikinci şans her zaman vardır... Ya yoksa?

Anne Calloway ne kadar çabalasa da yetmiş yıldır peşinden gelen anıları bir türlü aklından silemiyordur. Bora Bora Adasından adına gelen gizemli bir mektup ise adeta kapanan yarasını yeniden açar. 

1942 yazında, II. Dünya Savaşının en hararetli zamanında Bora Bora Adasında görev almak için orduya hemşire olarak katılan Anne, genç, güzel ve nişanlı bir kadındır. Ancak orada hiç hesap etmediği bir durumla karşılaşır. Aşk… Kalbini tutkuyla dolduran, yakışıklı asker Westry Greene karşı koyamaz. Kısa sürede aşkları, adadaki amber çiçekleri gibi filizlenirken, sazdan çatısı olan bir bungalovun altında gizli bir dünyayı paylaşırlar. Ta ki bir gece tüyler ürperten bir cinayete şahit olana kadar... Savaş rüzgârıyla ayrı yerlere savrulan çift, bir daha asla bir araya gelemez. Peki Anne, onca sene sonra çıkagelen bu mektubun izinden gidip taşıdığı vicdan azabını sonlandırabilecek midir? 

Ya siz, araya zaman, mekân, kişiler girse de gerçek aşkın peşinden gitmeye cesaret edebilir misiniz? 
Mart Menekşeleri ile gönüllere taht kuran Sarah Jiodan muhteşem bir başyapıt... Yağmur Sonrası ile tutkunun zaman tanımayan öyküsünü okurken, gözyaşlarınıza hâkim olamayacaksınız. 

"II. Dünya Savaşında Pasifikin tam ortasında kalan, yürek burkan muhteşem bir aşk hikâyesi."
Kristin Hannah



Sayfa Sayısı: 347

***Arka kapak D&R'dan alıntıdır.***

Biotherm

 Makyaj yapmayı severim, tatil günleri hariç her gün makyajımı yapar işe giderim. Makyaj dediğim fondötenden, pudrasına, allığından, göz farlarına kadar hepsini uygularım. Akşamları da cildimi muhakkak temizlerim. 1,5 yıldır cilt temizleme ürünleri olarak Clinique kullanıyordum. Kullanmaya başladığımın ilk 3-4 ayı ürünler gayet iyi geldi ama sonra cildimde ergenlikte dahi görmediğim sivilceler çıkmaya başladı. Mantar gibi sabah bir kalkıyorum çenemin kenarında sivilce. O sönmeden pıt başka yere sıçrıyor, o sönmeden diğer tarafa derken çenem sivilce tarlasına döndü. Sivilcenin çıkması bir şey değil, çıkıp söndükten sonra yerinde leke kalıyor. Acaba hormonlar mı, yağlı yiyecekler mi derken buna bir son vereyim, ürünleri değiştireyim dedim. İstanbul'a gittiğimde Suadiye Boyner'e uğradım. Ne var ne yok diye ürünlere bakarken Biotherm güzellik uzmanı Ebru hanım güleryüzü ile yanıma yaklaşarak yardımcı olabileceğini söyledi. Cildimdeki sorunları anlattığımda Biotherm Biopur Gel Nettoyant Yıkama Jeli ve Biosource tonik ürünlerini tavsiye etti. Bunu yanında da Blue TTherapy serum numunesi vererek, bir hafta sonra telefon ile arayacağını memnuniyet derecesini soracağını söyledi. Dün akşam itibarı ile başladım, bakalım sonuç yüzümü güldürecek mi?

Manşet dikişi

 Sonbahar/kış hazırlıklarına başladığımı ve uzun kollu bluz diktiğimi bu yazımda yayınlayınca bluzu nasıl diktiğimi fotoğraflarla anlatmamı isteyenler olmuştu. Ama bu istek bluzun beden kısmını bitirip kolları dikmeye geldiğinde geldi. Hal böyle olunca manşet dikişini anlatmaya karar verdim.
Adım adım manşet dikişi:

Elbiseden eteğe

 Sevgili ablamın bana 2 sene önce verdiği Tabuu marka elbiseyi geçen yaz giymiştim ama bu yaz hiç giymedim. Elbisenin rengi ve eteklerindeki çiçekler çok hoşuma gidince elbiseyi eteğe çevirmeye karar verdim. Böylece daha fazla giyinecektim. 
Bel hizasında yer alan kurdelanın 2cm üstünden kesip, overlok çektim ve katladım. Kurdelanın üst kısmından aynı renk iplik ile makina dikişi geçince kesilen kumaşın yukarı çıkması engellenmiş oldu. Elbisenin arkasındaki fermuar naylon olduğundan kesilmekten zarar görmedi.

Hırka ve Miyop Astigmat

Herry'nin ürün yelpazesinde olan hırkayı geçtiğimiz kış sonu aldım ve havalar biraz soğuduğu gibi giyindim. Nerde farklı model, asimetrik kıyafet yada salaş birşeyler varsa dikkatimi çeker. Bu hırkada dikkatimi çeken kıyafetlerden sadece biri. Hırkanın önü kapalı, boynunuza sarıyorsunuz bir şal gibi. Siyah sigaret pantolon ile kombinledim.
Bu arada göz doktoruna muayeneye gittiğimde miyop-astigmat teşhisi konuldu. Gözlüğü bilgisayar-televizyon-kitap ve araba sürerken kullanacağım. 

Ben bu tulumu çok sevdim

 Hafta sonu kuzenimin düğünü Ahmet Rasim Paşa Yalısı'na gittik. Tatildi, misafirdi derken kendime özel bir kıyafet dikemeyince siyah tulumumu giymeye karar verdim. Daha önce blogda ilk burada paylaşmıştım. O zaman saçlarım siyahtı ve gümüşlerle kombin ederken, burada siyah ve altının buluşması adlı yazımda ise atkuyruklu saçım ile paylaşmıştım. Bu düğüne ise saçlar açık, balyajlı ve iri dalgalı olarak katıldım.

Ne dikiyorum?


Sonbahar/kış için hazırlıklara başladım. Ağustos 2013 sayısında yer alan aşağıdaki bluzu dikiyorum. Kumaşım mavi şifon üstünde beyaz benekleri var, annemin kumaşlarından:=) Bluz bitince paylaşırım...


Elbise görünümlü yelek


 Aydın'da bulunduğum günlerde bir ara alışveriş merkezi Forum'a gittim. Amaç; mağazalarda değişik ne var ne yok diye bakınmak iken Kasha'da gördüğüm bu yelek beni çağırıyordu. Yeleğin ricasını kırmayıp hemen aldım ve Yalova'ya döner dönmez ilk iş günümde de giydim. Yelek uzun, yanlardan yırtmaçlı, önden tek çıt çıt ile kapatılınca elbise görünümü veriyor. Modeli sevdim, ister yelek ister elbise sana kalmış....

Mart Menekşeleri

Kitap kurdu arkadaşım Ebru sayesinde tatilde bir yazar ve kitapları ile tanıştım. Sarah JIO'nun Türkiye'de ilk yayınlanan kitabı Mart Menekşeleri yazarın ilk okuduğum kitabıydı. Aşkın, dostluğun gizemin geçtiği güzel bir ada ve mart menekşeleri... Kitap çok başarılı, okurken merak içinde kalıyorsunuz. Daha fazlası için alın okuyun derim. Bu arada yazarın diğer bir kitabı olan Yağmur Sonrası'na başladım. Bitirince onu da paylaşacağım...

Bir kadının yüreği sırlarla dolu bir denizdir...

Gerçek aşkı yaşadığına inanan ünlü yazar Emily Wilson, kocasının başka bir kadını ona tercih ettiğini öğrenince, hayal kırıklığına uğrar. Tüm bu olanlara rağmen yine de tek bir damla gözyaşı dökmez. 

Büyük yengesi Bee, Mart ayını Bainbridge Adasında geçirmesi için onu davet eder. Emily ruhunda açılan yaraların iyileşmesi umuduyla, bu teklifi kabul eder. 

Adanın mistik havasıyla huzuru yakalamaya çalışan Emily, 1943 yılında yazılmış kırmızı kadife kaplı bir günlük bulur. Bu günlük onu geçmişin tozlu sayfalarına hapsolan gerçek bir aşk hikâyesine ve altmış yıllık bir aile sırrına götürecektir...

Umudun, hüznün ve pişmanlığın bir arada işlendiği büyüleyici bir roman… İlk kitabı Mart Menekşeleri ile Library Journal En İyi Kitap Ödülüne layık görülen Sarah Jio, insan kalbinin, ne kadar hatalı olursa olsun sevdiklerimizi her zaman affedeceğini eşsiz bir dille anlatıyor. 

"Aşk, tarih ve gizem… Daha ne olsun? Mart Menekşeleri, geçmişimizin er ya da geç sürprizlerle karşımıza çıkacağını hatırlatan muhteşem bir roman."
Jodi Picoult

"Tarih, gizem ve aşkın mükemmel bir karışımı… Bu romanı elinizden düşüremeyeceksiniz."
Library Journal

Sayfa Sayısı: 336

*** Arka kapak D&R'dan alıntıdır.***

Uzun mor etek

 Bu yazın modasından bir parça; iki yandan yırtmaçlı uzun etek. Penye kumaştan olan eteği ben dikmedim minik bir arkadaşımın hediyesi. Kolye de gene bu minik arkadaşımın hediyesiydi. Antalya tatilimizi bitirdikten sonra akrabalarımızı ziyarete gittiğimiz zaman Aydın'da giydim. Düz beyaz tişört ile tamamladım, üçüncü bir renk olarak yeşili kullandım.

İnstagramla tatil kareleri

12 gün süren tatil bitti ve bugün itibarıyla işbaşı yaptım. Tatilde neler yaptın diyenlere instagramdan paylaştığım fotoğraflar ile cevap vermek istiyorum.
Bu arada instagramdan beni takip etmek isterseniz tıklayınız:=)

 Dört silahşör bir arada... @Afyon